Bırakmıyor ellerimi yokluğun...
Psikolojik Deli Erdi Yazıyor...
Karanlık ve soğuk bir sabaha uyandım yine…
Freni patlamış ve şarampole yuvarlanmak üzere olan bir kamyonu durdurmaya çalışıyor gibi yorgun… Acemi bir şoför gibi çaresiz… Son şanslarını kullanırcasına aceleci…
Kaybetmek aslında kazanma çabasının başlangıcıdır… Büyütmeye çalıştığın, yeşertmeye çalıştığın sevginin sukut-u hayale dönmüş olması bende oluşan boşluğu senle doldurma çabasının mahremiyetidir.
Bir kalem ehlinin dediği gibi, “Beklentim yokmuş gibi davranıp içime dünyalar kadar umudu sığdırdığımı” senden başka kim bilebilir ki…
Belki de hiçbir şeyi değiştirmeyecek bilmek… Sendeki ben sendelerken, bendeki sen ayaklarının üzerinde umut tanrıçası gibi yükseliyor.
Duyduğum en güzel melodi, gördüğüm en güzel resim, dokunduğum en muazzam heykel, içime çektiğim en güzel koku seni kıskanıyor şimdi.
Hani bazen boğazın düğümlenir de“özledim” diyemezsin ya; boğazım düğüm düğüm şimdi… Özledim. Duyuyor musun? Yine de bırakmıyor ellerimi yokluğun…
ÖNCEKİ YAZI: