Kardeşinin Çölyak Hastalığı Sonrası Girişimci Oldu

Kardeşinin Çölyak Hastalığı Sonrası Girişimci Oldu

Yayınlanma:
Güncelleme: 09 Kasım 2020 15:04
Kardeşinin Çölyak Hastalığı Sonrası Girişimci Oldu

Isparta’da yaklaşık 11 ay önce kardeşi Beren’e çölyak teşhisi konulan üniversite öğrencisi Begüm Güven, kentte glütensiz ürün tedarikinde sorun yaşayınca girişimci olmaya karar verdi. Çölyak hastalarına hizmet verebilmek adına ‘glütensiz kafe’ açan Güven, bu sayede kardeşinin de istediği her ürünü tedarik edebiliyor.

Marmara Üniversitesi Çevre Mühendisliği bölümü son sınıf öğrencisi Begüm Güven, Ocak ayında 9 yaşındaki kardeşi Beren’in çölyak hastası olduğunu öğrendi. Mart ayında pandemiyle birlikte üniversitelerin uzaktan eğitime geçmesiyle memleketi Isparta’ya gelen Güven, çölyak hastalarının tüketmesi gereken glütensiz gıdalarla ilgili tedarik konusunda sorun yaşamaya başladı. Bunun üzerine glütensiz tarhana ve mantı gibi ürünler üreten Güven, glütensiz kafe konsepti geliştirdi. Hastane Caddesi üzerindeki bir iş merkezinin ikinci katında kafe açan Begüm Güven, başta kardeşi olmak üzere tüm çölyak hastalarına hizmet veriyor. Güven ayrıca organik vegan ürünler de sunuyor.

“Ürünleri farklı illerden tedarik edebiliyorduk”

Begüm Güven, kız kardeşinin hastalığından esinlenerek böyle bir kafe açtığını belirterek, çölyaklı çocuklar, yetişkinler ve organik beslenmek isteyenlere hizmet verdiklerini söyledi. Kardeşi Beren’e Ocak ayında çölyak tanısı konulduğunu kaydeden Güven, “Kardeşimin rahatsızlığını öğrendikten sonra sürekli bir ürün arayışına girdik. Devamlı olarak kargo talep ediyor ve farklı illerden ürün istiyorduk. Sonra ‘biz neden böyle bir yer açmayalım’ dedik. Bu şekilde hem Isparta hem de civar illerdeki çölyaklı hastalara yardımcı olabileceğimizi düşündük. Kafe konseptimiz yanı sıra paketli gıda, organik temizlik ve kozmetik ürünlerimiz mevcut” dedi.

“İçimiz rahat etmedi, böyle bir yer açtık”

Isparta’da böyle bir konsepte sahip yer olmadığına değinen Begüm Güven, “O süreçte zincir marketlerden kardeşim için ürün tedarik etmeye çalışıyorduk. Söz konusu çocukların sağlıkları olduğundan içerik konusunda içimiz rahat etmediğinden daha güvenilir firmalarla çalışmak istedik. Bu sayede böyle bir yer açmak istedik. Umarım açtığımız bu mekan diğer hastalarda da tebessüm oluşturmuştur” diye konuştu.

“Kardeşimin rahatsızlığını tesadüfen öğrendik”

Güven, çölyak hastalığına sahip kişilerde buğday ve arpa gibi ürünlerin içerisinde bulunan glüten adı verilen proteninin olumsuz etki gösterdiğini söyledi. Güben, “Beren’de de böyle bir sorun oluştu. Beren’de bu rahatsızlığı biz tesadüf olarak öğrendik ama genellikle bu tür hastalar şiddetli karın ağrısı, mide bulantısı şeklinde hastanelere başvuruyorlarmış. Sonuçta tanıları konuluyor ve ömür boyu glütensiz diyet yapmak durumunda kalıyorlar. Biz de elimizden geldiği kadarıyla geniş ürün yelpazesiyle onlara hizmet veriyoruz” dedi.

Begüm Güven, kafe hizmetinin yanı sıra glütensiz un, tarhana, mantı, kuruyemiş, çikolata, organik vegan ve sos çeşitleri gibi birçok ürün sunduklarını ifade etti.

“Ablamın sayesine artık istediklerimi yiyebiliyorum”

9 yaşındaki Beren Güven de çölyak hastalığı nedeniyle glütenli gıdalar tüketemediğini belirterek, “O yüzden ablam böyle bir yer açtı. Ablamın sayesine artık istediklerimi yiyebiliyorum” dedi.

HABERE YORUM KAT
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.