Yönetişim beceriksizliğinin ve öngörüsüzlüğün hat safhaya çıktığını, bir ilin yönetilebilirliğinin, bir yönetim biriminin yönetilebilirliğinin optimum büyüklükle orantılı olması gerektiğini belirten Ali Haydar Öner, ''Siz Antalya’yı, Konya’yı, Muğla’yı bir belediye mekânı olarak nasıl düşünebilirsiniz? Daha küçük vilayetler için benden seçmenlerim “Filan belediye başkanından benim için randevu alır mısın?” diyor. “Ben belediye başkanının özel kalem müdürü müyüm?” dedim en sonunda.
Pek çok arkadaşımıza benzeri talepler gidiyor. Seçilmiş başkan astığı astık, kestiği kestik. Haydi, bunlar Devletin birliği, dirliği içinde aykırı düşüncelere sahip olmasalar yine sineye çekelim. Aykırı düşüncede oldukları belli olanları, ayrı bayrak isteyenleri Sayın Bakan açığa alabildi mi? Peki, bir tanesiyle başa çıkamazken kaç tanesiyle başa çıkabileceğiz? Söyleyince söyledi oluyor. Öngörüsüzlük, siyasi körlük bağışlanamaz'' dedi.