Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA) tarafından Tarıma Dayalı Sanayinin Geliştirilmesi Mali Destek Programı kapsamında Kerevit Üretilmesi ve İşlenmesinde Yeni Teknolojiler Projesi kapsamında yapımına başlananTürkiye'nin ilk kerevit (tatlı su ıstakozu) kuluçkahanesi inşaatının tamamlanmak üzere olduğu belirtildi.
Toplam 150 kuluçkahane tankında üretilecek kerevitin Göle salınacağı, kontrollü üretim sayesinde Eğirdir Gölü'nde 1985 yılı öncesinde yıllık 8 bin ton kerevit üretilen günlere yeniden dönülmesi ve ilçeye katmadeğer sağlanmasının hedeflendiği bildirildi.
Eğirdir Su ürünleri Araştırma İstasyonu Müdürü Şakir Çınar, Eğirdir Gölü'nünTürkiye'nin ikinci büyük tatlı su gölü olup kerevit üretiminde de Türkiye'nin merkezi konumunda olduğunu açıkladı. Çınar, 1985 yılında çıkan hastalığa kadar gölden yıllık 8 bin ton kerevit alındığını ancak 1985 yılında Türkiyegenelinde çıkan plak hastalığından sonra kerevit stoklarının çöktüğünü ve bunun sonucunda da kerevitin av vermez duruma geldiğini söyledi.
600 METREKARE KAPALI ALANA SAHİP LABORATUVAR
Avrupa'daki pazardan Türkiye'nin mahrum bırakıldığını aktaran Çınar, şöyle konuştu: "O günden bu güne geldiğimizde biz bu durumu nasıl rehabilite edebiliriz, nasıl eski haline getirebiliriz diye projeler yaparken, geçen yıl yaptığımız bir proje BAKA'dan 335 bin TL hibe kazandı. Yaklaşık 2 milyon liraya malolan projenin 335 bin TL'si ajans tarafından hibe edildi. Geri kalanı GıdaTarım Ve Hayvancılık Bakanlığı'nın finansmanıyla gerçekleştirildi. Proje kapsamında kurulan bir AR-GE merkezi mevcut. Tarım Bakanlığı'nın seçtiği ileri AR-GE merkezlerinden bir tanesi olma özelliğinde. Burada kurulan 600 metrekare kapalı alana sahip laboratuvar binamız ve yine 600 metrekare kapalı alana sahip kapalı devre ürünlerimiz Tarım Bakanlığı'nın Su Araştırma Ürünleri alanındaki en büyük kapalı devre ve en büyük laboratuvar alanı olarak bulunmaktadır."
İKİ AY SONRA HİZMETE GİRİYOR
Yaklaşık bir yıldır süren proje kapsamında kuluçkahane merkezinin inşaatının yüzde 80'inin tamamlandığını aktaran Çınar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Alımları yapıldı. Yüklenici firmalar tarafından bunların yerine getirilmesi hedeflenmekte. Şu anki geldiğimiz aşamada yaklaşık iki ay sonra tesisimizi hizmete açmayı umuyoruz. Burada kuluçkahanemize teknik özellik olarak bakıldığında iki farklı kültürü alabilecek dizaynda yapıldı. Tüm tatlı su türlerinin tesisimizde inkibasyonunu yapabilecek konumdayız. İnşallah tesisimizi açtığımızda daha detaylı bir sunum yapabilme şansımız olacak."
Projenin tamamlanmasından sonraki hedeflerini açıklayan Çınar, şunları söyledi: "Türkiye'de herhangi bir kurum kerevitle ilgili yapacağı çalışmaların tümünde biz odak olmak hedefindeyiz ve bu konuda ülkemizde özel bir kuluçkahane bulunmamakta. Sadece bu konuda Eğirdir Merkez olacak. Kerevitle ilgili bütün çalışmaların burada olması konusunda iddialıyız. Ayrıca, hedefimiz kerevitin dışında diğer balık türlerinde de nesli tükenmiş hayati devamlılığı tehlike altına girmiş türleri de burada gen korumasına alarak canlı rehabilitasyonu, sulak alanların rehabilitasyonunu hedeflemekteyiz. Komplike bir tesis olacak ama kerevit AR-GE merkezi olarak da bir merkez olması noktasında iddialıyız."
TÜRKİYE'DE TEK
Merkezin, Türkiye'de tek olma özelliğini taşıdığını kaydeden Çınar, sözlerine şöyle devam etti: "Proje kapsamında kazandırılan tesisin en büyük özelliğinin kerevit kuluçkahanesi olarak Türkiye'deki tek tesis olması ve Gıda Tarım Ve Hayvancılık Bakanlığı elindeki araştırma enstitüleri ve istasyonlar içinde de kapalı devre kuluçkahanesi olarak en büyük kapasiteye sahip tesis olması nedeniyle tarafımıza gurur vermektedir. 150 üzerinde tankımız mevcut. Bunların hepsi değişik ebat ve boylarda olup bu tanklar tamamen AR-GE amaçlı olup deneme ve proje amaçlı tasarlanmıştır. Arkadaşlar bu konuda denemeler yaparak kerevitte hastalık, yem, yetiştiricilik ve ileride kültür alınabilmesi amacıyla birçok denemeyi yapabilecekleri konumda olacaktır."