Karşılaşmanın oynanacağı Skonto Stadı'nda düzenlenen basın toplantısında Terim, müsabaka hakkında "Herhalde bulunduğumuz konum ve iki maçta kaybetmemiz, Letonya'nın iştahını kabartmış gibi gözüküyor. Sonuç itibariyle sadece 3. maçı oynayacağız. Ondan sonra 7 tane maç kalacak. Onun için bizim açımızdan belirleyici bir maç olmaz" dedi.
Letonya'nın 11 sene önce Türkiye'yi tesadüfen elediğini ifade eden Terim, Letonyalı gazetecilerin sorduğu soruya tepki gösterdi.
Terim, futbolcular Gökhan Gönül ve Adem Büyük'e yöneltilen, "Türkiye, kornerlerde sıkıntı yaşıyor. Buna önlem almak için antrenman yapıyor musunuz?" şeklindeki soruya, "Letonya, 11 sene evvel tesadüfen eleme imkanını buldu. O gün de Türk Milli Takımı iyi takımdı, bugün de iyi takım. Birkaç kornerde aleyhimize gol oldu diye bu seviyedeki takımlara bu soru sorulmaz. Yok, sadece gol yemek için antrenman yapıyoruz. Sorularınızı biraz dikkatli sorun. Bulunduğumuz konum, size bu hakkı vermez. Bu seviyede ciddi olmanız lazım. Daha iyi, sizin için çok iyi bir avantaj. Yarın da korner atışlarıyla bu avantajı kullanırsınız belki. Kendi takımınıza böyle söyleyin" yanıtını verdi.
'HER TAKIMI CİDDİYE ALIYORUZ'
Deneyimli teknik direktör, güçlü veya zayıf takım ayırımı yapmadan her takımı ciddiye aldıklarını söyledi. Kendi takımına odaklandığını kaydeden Fatih Terim, "Ben, kendi takımıma bakıyorum ama her takımı da ciddiye alıyoruz. Her takım, bizim için önemlidir. Hepsine saygı duyuyoruz. Gücü ne olursa olsun onların da bize saygı duymasını istiyoruz. Letonya'yı ciddi bir rakip olarak görüyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
'OYUNCULARIMA GÜVENİYORUM'
Fatih Terim, her koşulda futbolcularının yanında olduklarını aktararak, onlara güvendiğini dile getirdi. Futbolcuların iyi olmasının saha sonuçlarına yansıdığını belirten Terim, şöyle devam etti:
"Onların iyi olması, bizim sahada da iyi top oynamamız ve kazanmamız anlamına gelir. Arkadaşlarımız, muhakkak çok üzgünler. Hatta biraz daha ileri gidip, 'canımız acıyor' diyebiliriz. Oyuncularımın yarınki maça konsantre olduğunu düşünüyorum. Dün akşam da kafalarını dağıtsınlar diye kendilerine izin vermeme rağmen, biraz yürüyüp döndüler. Ben onlara güveniyorum. Bunu kendilerine söyledim. Daha 8 maçımız var. Yere düşebilirsiniz, düştükten sonra kalkıp devam etmek önemli. Biz, henüz sırtımızı yere vermedik. Düşer gibi olduk ama buradan çıkıp yürüyeceğiz. Ben iyi olarak görüyorum."
'HEPİMİZİN KAFASI DİK'
Çek Cumhuriyeti maçında iyi oynamalarına rağmen kaybetmelerinin üzücü olduğunu vurgulayan Terim, "Ne benim ne de milli oyuncularımın kafamızı öne eğme diye bir şeyi olamaz. Hepimizin kafası dik" dedi. Avrupa Şampiyonası elemelerinde alınan sürpriz sonuçları ülkeler arasında güç farkının kalmamasına bağlayan Terim, "Her takım direniyor, bir şablonu oynuyor. Buraya bir de isteğini, arzusunu, coşkusunu kattığı zaman değişik sürprizlerle karşılaşabiliyoruz. Bunlar bana yabancı gelmiyor. Bizi üzen şey, böyle oynayıp da puan kaybetmek. Çek Cumhuriyeti maçı berabere bitseydi biz 'niye yenemedik' diye hayıflanıyor olacaktık. Öyle bir maçtı. Üzgünüz, hatta acıttığını da söylüyorum ama ümitle bakmaktan başka düşüncemiz yok. İstek, arzu ve coşkuyla devam edeceğiz. Hatalarımızı en aza indirip, yapmamaya çalışacağız" ifadelerini kullandı.
'HEDEF GÖSTERMEKTEN VAZGEÇELİM'
Fatih Terim, milli kaleciler Onur Kıvrak ve Tolga Zengin ile ilgili yapılan eleştirilere değinerek, mağlubiyetlerin sadece birkaç oyuncuya bağlanmaması gerektiğini ifade etti. Terim, yarınki Letonya maçında Çek Cumhuriyeti maçına göre 1-2 değişiklik yapacağını belirterek, şunları kaydetti:
"Oyuncularımın geçen maç çok iyi oynadığını düşünüyorum. Yarınki maçta 1-2 değişikliğimiz olacak ama genel olarak aynı takımla çıkacağız. Ne İzlanda maçında Onur ne de bu maçta Tolga kayıpların tek sebebi olabilir. Onlar, bize çok maç kazandırmıştır. Kendisini telefonla aradım ama bu vesileyle Onur'a geçmiş olsun diyorum. Hedef göstermekten vazgeçelim. Bu bir takım oyunu. Mağlubiyetlerle bir sebep bulunabilir ama bunu oyuncu anlamında şahsa indirmek, çok doğru bir davranış değildir. Nasılsa bizden başlıyorsunuz bari başkasına hafifletin. Oyun içinde oyuncuma sinirlenirim. Herkesin hatası var en başta benim hatam var. Olaya böyle bakmak lazım. Çok fazla değişiklik yapmayacağım." Kendi psikolojisiyle ilgili bir soru üzerine Terim, çok iyi olduğunu anlatarak, "Oyuncu üzülüyorsa beni acıtır. Ben, olayı çok yoğun yaşayan biri olduğum için bu yoğun yaşam içinde daha fazla canım acıyabiliyor. Olmasa iyi ama benim de huyum böyle. Maçtan itibaren telefonumu kapattım, ne eşim ne de çocuklarımla görüştüm. Hatta torunumu bile soramadım. O kadar üzgünüm ama bu benim görevimin gerçeğini değiştirmiyor. Yarından sonra bol bol görürüz ama önce işimizi halledelim. Yoksa bu tip sorulara maruz kalacağız. Benim gardım düşmez. Tam tersi çok daha iyi ve dolu durumdayım. Ufak tefek şeyler, bu kadar yaptıklarımızdan sonra alnımızı yere indiremez. Çok şükür alnımız açık, başımız da dik. Allah orada bir sıkıntı vermesin. Mağlubiyetleri, galibiyetle halledersiniz" şeklinde konuştu.