Beyaz TV’de İYİ Parti için "FETÖ'nün kurdurttuğu partidir" ifadesini kullanan AK Parti Meclis Grup Başkanvekili Cahit Özkan’a suç duyuruları devam ediyor. Isparta İl Başkanı Hasan Büyükçam ve beraberindeki partililer de Isparta Cumhuriyet Başsavcılığı’na giderek Özkan hakkında suç duyurusunda bulundu.
İYİ Parti Isparta İl Başkanı Hasan Büyükçam Isparta Adliyesi önünde yaptığı açıklamada, “Hem şahsımı hem de partimize gönül vermiş herkesi zan altında bıraktı ve hedef gösterdi. Onur, şeref ve saygınlığımızı rencide edebilecek şekilde hakaret etti. TCK 125, 216 ve 267 maddeleri gereği; hakaret, iftira, halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve aşağılama suçlarından şikayetçi olduk” dedi.
Büyükçam, yaptığı açıklamada “AK Parti Grup Başkanvekili – Denizli Milletvekili Cahit Özkan 29.08.2021 tarihinde Beyaz Tv’de yayınlanan “Akılda Kalsın” programında verdiği beyanlarda ve programın videosunu yayınladığı sosyal medya paylaşımında; şahsım dâhil tüm İYİ Parti teşkilatlarını, parti üyelerimizi hatta oy veren seçmeleri kapsar bir biçimde alenen ve açıkça suç işlemiştir.
Öncelikle belirtmek gerekir ki bizim bugün de geçmişte de durduğumuz nokta bellidir. Genel başkanımız Sayın Meral Akşener’in liderliğinde İYİ Parti’mizin kuruluşundan bu yana iftira ve karalama kampanyalarının üstesinden alnımızın akıyla çıktık.
FETÖ’nün siyasi ayağının araştırılması için partimiz tarafından meclise sunulan önergenin kimler tarafından reddedildiği de TBMM tutanaklarında açıktır ve milletimiz tüm bu gerçeklerin farkındadır. Gerçekler ayan beyan ortadayken hiç kimsenin İYİ Parti ismini FETÖ gibi terör örgütleriyle aynı cümle içerisinde geçirmesine müsaade etmeyeceğiz.
Bu çerçevede AK Parti Grup Başkanvekili Cahit Özkan aleyhinde Isparta Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduk. Kendisini Türk adaletine ve milletimizin vicdanına havale ediyoruz” ifadelerini kullandı.
HAKARET, İFTİRA, HALKI KİN VE DÜŞMANLIĞA TAHRİK
Cumhuriyet Başsavcılığı'na şikayette bulunan Büyükçam, verdiği dilekçede, “Şüpheli, 29.08.2021 tarihinde Beyaz TV’de yayınlanan ‘Akılda Kalsın’ programında yukarıda linki, aşağıda da deşifresi sunulan beyanlarında ve aynı videoyu yayınladığı sosyal medya paylaşımında; şahsım dahil tüm İYİ Parti Teşkilatlarını, parti üyelerimizi hatta oy veren seçmeleri kapsar bir biçimde alenen ve açıkça hakaret, iftira, halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve aşağılama suçlarını kararlılıkla işlemiştir. Şüpheli şikayet konusu beyanında ve akabinde de sosyal medya paylaşımında; yıllara sair bir strateji ile devleti ele geçirmeye çalışan ve 15 Temmuz hain darbe girişimiyle de bunu nihayete erdirmeyi amaçlayan FETÖ ile tüm İYİ Parti teşkilatını ilişkilendirmiş, böylelikle; Genel Başkan Sn. Meral Akşener, Başkanlık Divanı, Genel İdare ve Kurucular Kurulu, Tüm Parti İl ve İlçe Başkanları, Tüm İYİ Parti üyeleri İYİ Partiye oy veren ve vermeyi düşünen tüm seçmenler olmak üzere herkesi, FETÖ Terör Örgütü üyeliği itham etmiş ve hedef olarak göstermiştir” ifadelerini kullandı.
TCK 125, 216 VE 267 MADDELERİ GEREĞİ CEZALANDIRILMALI
Özkan'ın TCK 125, 216 ve 267 maddeleri gereği cezalandırılması gerektiğinin belirtildiği dilekçenin devamında ise şunlara yer verildi:“FETÖ ile ilgili bir isnat sıradan bir yakıştırmanın çok ötesinde TCK madde125/1 de tanımlanan, muhatabının onur, şeref ve saygınlığımı rencide edebilecek nitelikte hatta vatan hainliği ile eşdeğer bir hakarettir. 216'ncı maddesine göre ‘Halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve aşağılama’, TCK madde 267’de tanımlanan ve ağır sonuçları olan iftira suçuna da vücut vermektedir.
Buna karşın aşağıda da örneği verileceği gibi, şüphelinin temelsiz suçlamalarına muhatap olanların FETÖ ile ilişiklerinin olmadığı bağımsız Türk yargısı tarafından verilen kararlar ile ortaya konulmuştur.
Sonuç olarak yukarıda açıklanan ve re’sen bulunacak sair nedenlerle; şüpheli hakkında gerekli kovuşturmanın yapılarak kamu davası açılmasına karar verilmesini saygılarımla arz ederim.”
Cahit Özkan, Hukukçular Derneği Genel Başkanlığı dönemde FETÖ'nün Ergenekon ve Balyoz kumpaslarını savunduğu görüntüleriyle hatırlanıyor. Özkan, Balyoz davasında Özgür-Der (Özgür Düşünce ve Eğitim Hakları Derneği) adına davaya müdahil olmuştu.