Eğitim İş Şube Başkanı Mehmet Akif Nalbant, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’ın koronavirüs salgınının başlarında yaşanan kadına şiddet olaylarındaki artıştan söz ederken kullandığı "Tolere edilebilir" ifadelerine tepki gösterdi.
Eğitim İş Isparta Şube Başkanı Mehmet Akif Nalbant, yaptığı yazılı açıklamada “Bakanlarındaki genel vasatlık ve liyakatsizlikle "Daha kötüsü olamaz" dedirten AKP, her yeni bakan atamasında daha kötüsünün olabileceğini gösterme konusundaki istikrarını sürdürmektedir.
Bunun son örneği çiçeği burnunda Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık olmuştur.
Aktif şekilde kullandığı sosyal medya hesaplarındaki FETÖ övgüleri, Adnan Oktar resimleri ve kullandığı hakaretvari üslubuyla ne olduğunu alenen belli ettiği halde ataması yapılan Derya Yanık, neredeyse her açıklamasında toplumda öfke uyandırmayı başarmaktadır. Yanık, atanır atanmaz sosyal medya hesaplarını temizlese de ortadaki zincirleme skandallar sorunun sadece şahsın geçmişinde değil özünde olduğunu göstermektedir.
Atatürk'ün ülkemize armağanı olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nda devlet koruması altındaki bir yavruyu ifşa eden, Ramazan olduğu için çocuğa bisküvi bile ikram etmediğini pişkince anlatan taze Bakan adeta kötülük konusunda kendini durduramamaktadır.
Bayramda yine devlet koruması altındaki 13 bini aşkın çocuğa çizdiği bir resmi kart olarak yollayan Derya Yanık, yuvasız bu yavrulara çizdiği ev resmiyle nobranlığını tekrar ayan etmiştir.
Bu skandallar bile koltuğundan edilmesine yetip de arttığı halde Bakanlığı sürdürülen Yanık, kötülüğünün ibresini bu kez korumakla yükümlü olduğu kadınlara çevirmiştir.
Daha yakın zamanda kadına şiddete ilişkin yaptığı bir konuşmada "Erkekler de şiddete uğruyor. Bu durum abartılıyor" deme gafletinde bulunan Bakan, son açıklamasıyla çıtayı daha da yükseltmiştir. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Meclis'te kadına yönelik şiddetin sebeplerinin araştırılması için kurulan komisyonda, koronavirüs salgınının başlarında yaşanan kadına şiddet olaylarındaki artıştan bahsederken "Tolere edilebilir" oranda arttığını söylemiş, tekrar tepkilerin odağı haline gelmeyi başarmıştır.
Kadına şiddet vakaları gün geçtikçe artarken, failler cezasızlıkla ya da az cezayla adeta dolaylı olarak teşvik edilirken, kadın cinayetleri konusunda Türkiye dünya listesinde utandıran biçimde tırmanışa geçerken ve tek bir kadının bile şiddete maruz kalmasının tolere edilebilir bir yanı olmadığı insanlığın geldiği nokta açısından su gibi berrak iken Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı sıfatı taşıyan bu şahsın açıklamaları son derece vahimdir. Şahsın yukarıda sıraladığımız skandallara da imza attığı göz önüne alındığında son açıklamanın bir gaf değil, zihniyet teşhiri olduğu açıkça anlaşılmaktadır. Zaten Bakan Yanık'ın bu rezil açıklamadan geri adım atmak yerine kendisini eleştirenleri "algı operasyonu yapmakla" suçlaması da bunun sağlaması olmuştur.
Çocuklar ve kadına şiddet konusundaki toplumsal hassasiyetin en önemli sözcülerinden olan Eğitim-İş olarak uyarıyoruz:
Burası, bayram armağan ettiği çocuklarına önem veren ve bu konuda dünyada tek olan bir ülkedir! Burası, bugün modernizmi kendi tekelinde sanan Avrupa ülkelerinden bile önce kadına seçme ve seçilme hakkını tanıyan bir ülkedir. Burası, bu çağın bile ilerisinde bir akıl ve ruhla kurulmuş, medeni ilkelerle sağlamlaştırılmış laik bir Cumhuriyet'tir.
Bu vatandaki çocuk ve kadınlar, Atatürk'ün kimsesizlerin kimsesi olsun diye kurduğu bu Cumhuriyet'in koruması altındadır. Bunu idrak edemeyen hiçbir şahsın değil Aile Bakanlığı koltuğunda, herhangi bir kamu kuruluşundaki herhangi bir memuriyet koltuğunda bile yeri yoktur; olamaz!
Yaşadığı ülkenin değerlerini bilmeyen, oturduğu koltuğun sorumluluklarını idrak edemeyen, empatiden yoksun olduğunu her hareketinde bir kez daha gösteren Derya Yanık, derhal görevden alınmalıdır! Çünkü kadına şiddeti normalleştiren, koruma altındaki çocuklarımızın özel durumunu bir türlü kavrayamayarak onlara adeta manevi eziyette bulunan bu şahsın Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı olarak kalması "tolere" edilemez!” dedi.