Isparta Barosu Avukatları 5 Nisan Avukatlar Günü sebebiyle bugün saat 11’de Valiliğin önünde çelenk sunma töreni gerçekleştirdi. Törende konuşma yapan Isparta Barosu Başkanı Av. Fatih Semiz, şu açıklamalara yer verdi:
“5 Nisan Avukatlar Günü’nde, mesleğimizin onurunu ve hukuk devletinin temel ilkelerini savunma kararlılığımızın altını bir kez daha çiziyoruz. Avukatlar, yalnızca bireylerin haklarını değil, aynı zamanda hukukun üstünlüğünü, adil yargılanma hakkını ve demokratik toplum düzenini koruma sorumluluğunu taşımaktadır. Hukuk devleti ilkesinin aşındığı, yargının bağımsızlığının zedelendiği ve savunma makamının sistematik bir şekilde baskı altına alınmaya çalışıldığı, avukatlık mesleğinin icrasını zorlaştıran hukuki, ekonomik ve sosyal engellerin giderek arttığı bir ortamda; savunma hakkını, meslek örgütlerimizin bağımsızlığını ve hukukun üstünlüğünü koruma sorumluluğuyla hareket ediyoruz.
Hukuk devleti ilkesi, bağımsız savunmanın varlığıyla kaimdir. Savunma makamını temsil eden avukatların bağımsızlığı Avukatlık Kanunu’yla; avukatların meslek örgütü olan Baroların özerkliği ise Anayasa’nın 135’inci maddesi çerçevesinde kamu kurumu niteliğindeki meslek örgütlerinin demokratik meşruiyetini ve kendi organlarını serbestçe oluşturma hakkıyla teminat altına alınmaktadır.
Ne yazık ki hukuk devleti ilkesine yakışmayan bir şekilde baroların seçilmiş yönetim kurulu üyelerinin görevden alındığına şahit olduk. Bu ve benzer uygulamalar hukuk ve demokrasi hayatımızda derin ve onarılması güç yaralar açmaktadır. Zira barolar bir meslek örgütünden ziyade demokratik toplumun haklarını en üst seviyede sahiplenen ve savunan, gücünü halktan ve haktan alan anayasal kurumlardır.
Yargının bağımsızlığının yok edilmesi, hukuk güvenliğini ortadan kaldırmakta; keyfî uygulamaları olağanlaştırmaktadır. Biz avukatlar, hukukun üstünlüğünü, adil yargılanma hakkını ve savunma özgürlüğünü kararlılıkla savunmaya devam edeceğiz.
Unutulmamalıdır ki, savunmanın etkili olamadığı bir sistemde, adil yargılamadan söz edilemez. Bağımsız savunma yalnızca bireysel bir hak değil, toplumun adalet talebinin de teminatıdır.
Avukatlar, yalnızca mesleki faaliyetlerini icra ederken maruz kaldıkları hukuki ve idari baskılarla değil, aynı zamanda ağırlaşan ekonomik-sosyal koşullar ve uğradıkları saldırılar nedeniyle de ciddi bir varoluş mücadelesi vermek zorunda bırakılmaktadır. Özellikle mesleğin ilk yıllarında bulunan genç avukatlar, öngörüsüzce açılan hukuk fakültelerinin yarattığı nicelik sorunu ve kamu kaynaklarının adaletsiz bir şekilde dağıtılmasıyla birlikte büyük bir ekonomik çıkmazın içine sürüklenmektedir. Ekonomik güvenceden mahrum bırakılan stajyer avukatların, imtiyaz değil eşitlik talep eden kamu avukatlarının, her yaş ve kıdemden serbest avukatların yaşadığı gelecek kaygısı, savunma makamının yargı sistemindeki rolünün etkisizleşmesine yol açmaktadır. Unutulmamalıdır ki, savunma hakkının etkin kullanılamadığı bir sistemde, adil bir yargılamadan da söz edilemez.
Yargının bağımsızlığını ve hukukun üstünlüğünü zedeleyen her girişime karşı, görevimizin başında, meslek onurumuzu ve toplumun adalete olan inancını koruma kararlılığımızı bir kez daha vurgulamaktayız.
Bağımsız savunmanın özgür ve kararlı temsilcileri olarak buradayız.
Sorumluluğumuzun farkındayız. Konuşmayı GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ün sözleriyle bitirmek istiyorum “ Bağımsızlık, Özgürlük ve Gelecek, her şey adalet ile kaimdir” bu nedenle Herkes için Adalet, Adalet için Avukat…”