CHP Isparta İl Başkanı Yalım Halıcı, pandemi sürecinde hükümetin sınıfta kaldığını belirterek “Gerekli adımlar zamanında ve yeterli ölçüde atılmadı.
Halka karşı şeffaf bir tutum sergilenmedi. Şimdi, bütün sorumluluğu velilere yükleyerek yeni bir eğitim süreci başlayacak. Bu eğitim süreciyle ilgili cevap bekleyen sorular var. Ve Ne yazık ki hükümet hala şeffaf değil” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Isparta İl Başkanı Yalım Halıcı, 21 Eylül’de birinci sınıf ve anasınıfı öğrencilerin yüz yüze eğitime başlayacaklarını hatırlatarak “Hükümet şeffaf yönetmediği bu süreçte, tüm sorumluluğu velilere yükleyerek yeni bir eğitim sürecine giriyor.
Gerekli adımlar zamanında atılmadı, yeterli ölçüde atılmadı. Şeffaf bir yönetim sergilenmedi. Açıklanan günlük verilerle ilgili herkesin kafaları bulanık. Bu kriz süreci halk sağlığı ile ilgili bir durumdur ve dostlar alışverişte görsün edasıyla yönetilemez” dedi.
Daha önce de pandemi sürecinin şeffaf yönetilmesi gerektiğini istediklerini hatırlatan Halıcı, “Ne yerellerde ne de merkezi hükümet anlamında halkımız doğru düzgün bilgilendirilmiyor. Ülkemizin geleceği çocuklarımız, onları şekillendiren eğitim emekçilerimiz Pazartesi günü yüz yüze eğitime başlayacak. Bu konuda hangi noktadayız?” diye sordu.
Halıcı, partisinin pandemi sürecinde eğitim önerilerini de sıraladı.
* MEB’e mali kaynak sağlanarak 57 bin 340 derslik ihtiyacı giderilmelidir. Gerektiğinde bazı köy okulları yeniden açılmalıdır. CHP olarak yetkililere sesleniyoruz. Hazine ve Maliye Bakanlığı kaynak sorunu yaşıyorsa yer tahsisi yapılmak koşuluyla CHP’li belediye başkanları bu yatırımı çocuklarımız için kendi illerinde yapmaya taliptir.
İBB Hayat Boyu Öğrenme Merkezi ve Ankara Büyükşehir Belediyesi Hayat Boyu Öğrenme Merkezi kendi binalarının çocuklarımızın uygun eğitimine katkı amacıyla MEB’in kullanımına tahsis etmeye hazırlar.
* YÖK ile işbirliği kapsamında üniversitelerin 20-21 öğretim döneminde açılmayacak alanları örgün eğitim sistemi kullanımına tahsis edilmelidir. Öğrenci başına düşmesi tavsiye edilen metrekareye çok daha hızlı ulaşmak mümkün olacaktır.
* Yeni dersliklerde ihtiyaç olan 92 bin 165 öğretmenin ataması süratle yapılmalıdır. Bu bağlamda siyasi otorite pandemi ile kadrolu/sözleşmeli/ücretli öğretmen garabetine de son vermelidir.
* Okulların hijyen kurallarına uygun olarak açılması, hijyenin sürekliliği açısından MEB’e en az 60 bin kişilik kadrolu yardımcı personel alımı yetkisi verilmelidir.
* Dezenfektan, maske, ateş ölçüm cihazı gibi ihtiyaçlar için velilerden ek ücret talep edilmemelidir.
* MEB, internet hizmeti sağlayıcı kurumlarla görüşecek zorunlu örgün eğitim kapsamında devlet okullarına kayıtlı 3 milyon 17 bin 718 öğrencinin internet erişimini sağlamalıdır. Maliyet, evrensel hizmet fonundan sağlanmalıdır. Böyle bir fon var, para var.
* Uzaktan eğitimde öğrenci ve öğretim elemanlarının tamamına sınırsız ve uzun süreli internet erişiminin ya ücretsiz ya da çok ucuza sağlanması için tüm altyapı sağlayıcıları nezdinde girişimde bulunulmalıdır. Bu operatörlerin de sorumlulukları olduğunu kimse unutmamalıdır.
* Evinde televizyonu olmayan 754 bin 429 öğrenci için MEB, STK’lar ile birlikte ‘Senin de televizyonun olsun’ kampanyası açmalıdır. MEB açmayacaksa CHP’li belediyeler bu sorunu çözmeye taliptirler.
* Her hanede öğrencinin yararlanacağı dizüstü, masaüstü ya da tablet bulunmalı. Olmayanın ihtiyacı MEB tarafından karşılanmalıdır. MEB bunu yapamayacaksa, CHP’li belediyeler yıl başındaki döviz kuru güvencesi verilmek koşuluyla ve yardım kampanyası da engellenmemek şartıyla bu sorunu gidermeye taliptirler.
* MEB’in EBA eğitimi TRT ile sınırlı kalmamalı belli dersler tüm TV kanallarında eş zamanlı verilmelidir. Böylece uzaktan eğitimde bazı engeller kaldırılmış olacaktır. Bugün 2.5 milyonun üzerindeki hanede 6 kişiden fazla insan yaşamakta.
* Pandemi tüm derslerin okulda verilmesine uygun değilse, sadece önemli derslerin okullarda verilmesi düşünülmelidir.
* Bir sağlık görevlisi ve rehber öğretmenin mutlaka okulda bulunması sağlanmalıdır.
* Servis esnafının primleri ile kredilerinin faizsiz ertelenmesi sağlanmalıdır.
* 12 yaşından küçük çocukları olan anne babaya dönüşümlü olarak eğitim izni hakkı tanınmalıdır. Her anne baba için çocuğun sorunlarını çözmek onlar için vazgeçilmez bir görevdir. Bu görev topluma da düşmektedir.