Sözünü Tutmadı
AK Parti İl Başkanı Osman Zabun, 'cumhurbaşkanını halkın seçmesini Erkan Mumcu'nun sağladığının hatırlatılması üzerine "Sayın Mumcu, tabanın ve halkın sesini dinlemek yerine farklı hesaplarla hareket etmek suretiyle 367 krizinin oluşmasına su taşıdı" dedi
AK Parti İl Başkanı Osman Zabun, 11 Ağsutos'ta ilk turu yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin konuştu. İl Başkanı Zabun, Cumhurbaşkanlığı seçiminin Türkiye'de halk tarafından yapılmasını öngören yasa değişikliğinin dönemin Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu'nun isteği üzerine yapıldığının hatırlatılması üzerine "O, sözünü tutmadı. 367 krizi değirmenine su taşıdı" dedi. Zabun, şu açıklamalarda bulundu:
SEÇME YETKİSİNİ MİLLETİN ELİNE VERDİK
"Türkiye Cumhuriyetinin yakın tarihinde tüm Cumhurbaşkanlığı Seçimleri kriz ortamında sürdürülmüştür. Abdullah Gül’ün seçiminde 367 garabeti yaratıldı. Sayın Gül’ü seçtirmemek için ellerinden geleni yaptılar. AK Parti hükümetiolarak biz dedik ki, Cumhurbaşkanı seçme yetkisi milletin kendi eline teslim edilmesi ve kriz olmaktan kurtulması gerekir. O gün AK Parti ailesi anayasa referandumunda eveti savunurken belli kesimlerin bugün çatı adayı çıkaranların hayır oyu kullanması için millete çağrıda bulunduğunu hatırlıyoruz. 'Bu millet Cumhurbaşkanı seçme yetkisine ve olgunluğuna sahip değildir' demişlerdir. Ama o gün sağolsun CHP ve MHP tabanından birçok kişi 'bu yetki bize aittir' diyerek evet oyu vererek, anayasa değiştirildi. Artık Cumhurbaşkanını millet kendisi seçecek. Bu yetkinlik milletin eline verilemez diyenlerin bugün hangi yüzle milletten oy istediklerini ben anlamakta güçlük çekiyorum.
SAYIN MUMCU SÖZÜNÜ TUTMADI MECLİSE GİRMEDİ
Cumhurbaşkanının halkın seçmesiyle ilgili tüm seçimbeyannamelerinde bu süreç açıkça belirtilmiştir. Sayın Mumcu’ya sormak isterim; 367 tartışması oluşturulduğu günlerde Sayın Mumcu neden milletvekili arkadaşlarının üzerine kapıyı kilitlemiştir. Mecliste görevi olan oy kullanmayı tercih etmek yerine 367 krizi olan değirmene su taşımıştır. Onu da izah etmesi lazımdır. Bizim tüm programımızda bu vardır. 1982 anayasasının darbe anayasası olduğu ve değişmesi gerektiği bizim tüm siyasi hedeflerimizi ortaya koyarken ilk programımızda ifade etmiş bir partiyiz.
Sayın Başbakanımız 367 krizinin çözülmesi için Sayın Mumcu’yla tüm siyasi partilerle görüşmeler gerçekleştirmişti. O temaslardan bir tanesinde Sayın Mumcu dedi ki Cumhurbaşkanını halk seçsin, bizde 367 krizini bu ülkeye yaşatmayalım biz de Anayasayı değiştirelim ve meclise intikal edeli demişti. Bu görüşme gerçekleşti ama sayın Mumcu AK Parti’nin gündeminde olan bu konuya eyvallah dedi. Zaten bizim de istediğimiz konu da budur. 'Anayasayla ilgili siz de destek vereceksiniz bu süreci başlatalım' dedi ama Sayın Mumcu arkasını getirmedi. 367 krizinin çözülmesiyle ilgili bir katkı sunmadı. Ben Mumcu’ya görüşlerimi ifade etmiştim. Mutlaka Türkiye’nin 367 krizinin içinden çıkartılması gerektiğini net olarak ifade etmiştik. Ama Sayın Mumcu, tabanın ve halkın sesini dinlemek yerine farklı hesaplarla hareket etmek suretiyle 367 krizinin oluşmasına bence su taşıdı.
BAŞBAKAN NEDENE GELMİYOR
Sayın Başbakanımız tüm seçimlerde Isparta’ya geldi. Son seçimi yeni geride bıraktık. O süreçte de geldi. Ancak Ramazan'a denk gelmesi zamanın da kısa olması suretiyle bunu gerçekleştirmemiz mümkün değil. Sayın Başbakanımız 30 büyükşehirde miting gerçekleştiriyor. Sayın başbakanımızın milletimize asla bir küskünlüğü olamaz. Bu milletin tüm fertlerine ve bireylerine küskünlüğü olamaz. Biz milletimizden destek alamadıysak önce kendimize bakarız. Neden kendimizi anlatamadık ve seçimi kaybettik diye özeleştirimizi yaparız. Önce teşkilat olarak aynayı kendimize tutarız, hatamız ve eksikliğimiz nerede, nerede kendimizi yeterince anlatamadık diye bunların üzerine odaklanırız. Küskünlük ve kırgınlık üzerinden yürüyen bir parti değiliz. Bugüne kadar hiçbir güce ve vesayete biz yaslanmadık."