Ülkeyi Kutuplaştırdılar
Partisinin Belediye Başkan Adayı Ömer Levent’e destek vermek amacıyla dün ilimize gelen Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal iktidara yüklendi.
Uysal, “Türkiye’de Allah’tan korkmayanlar Twitter gibi sosyal alanlardan korkar hale gelmiştir. Biz namussuz insanlarla iktidar olacağımıza namuslularla sonuna kadar mücadele veririz” dedi.
Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, partisinin Isparta Belediye Başkanı Ömer Levent başta olmak üzere Belediye Meclis Üyesi, İl Genel Meclis Üyesi ve ilçe belediye başkan adaylarına destek vermek amacıyla dün ilimize geldi. Saat 14.30’da yaklaşık 500 araçlık konvoyla SDÜ kavşağında karşılanan Uysal, Belediye önünde otobüsten inerek, parti binasına kadar halkla kucaklaşarak geldi. Uysal burada partililere seslendi.
Hukukun ve adaletin hizasında dün olduğu gibi bugün de duracaklarını ifade eden DP Genel Başkanı Gültekin Uysal, AKP ile CHP’yi ülkeyi kutuplaştırmakla suçladı. Böyle bir ortamda milletin hapsedilmiş dar alanlarda kendi geleceğini arayabilme imkanının bulunmadığını savunan Uysal, “Türkiye önce siyasetini demokratikleştirmelidir. Aksi takdirde çözüm üretme kapasitesi düşük profilini seyreden bugünkü demokratik modelimizle, Türkiye’nin sahip olduğu değerleri, imkanları, potansiyelleri yarınlara aktarabilmek hususunda bu ülkenin zorlukları olacaktır. Bu nedenle demokrasiyi milli güvenlik şemsiyemiz olarak görün. Türkiye’nin her köşesini ve kişisini bu sistem içerisinde temsil eden, talepleri bu sistem içerisinde milli iradenin tecelligahı olmuş başta TBMM’ye kadar yükselten bir iradenin önünü açmak durumdayız” şeklinde konuştu.
BİLAL’LERİNİ ADALETE TESLİM ETMESİ
GEREKENLER ADALETE GÜVENMEMEKTEDİR
Konuşmasının büyük bölümünde AK Parti iktidarını eleştiren Uysal, şunları söyledi: “Oysa bugün kendilerini bir takım soruşturmalardan kurtarmak, evlatlarını dindar gençlik yetiştiriyoruz diyerek, yetiştirdikleri Bilal’lerini bugün adalete teslim etmesi gerekenler, ne hikmetse adalete güvenmemekteler. Ama bu ülkenin mazlum insanları bu adalet mekanizması içerisinde kendi hakkını aramaktadır. Emniyet güçlerini, savcıları yerlerden ederek, Türkiye’de yolsuzluk iddialarını perdeleyerek, son hafta içinde gelişen hadiselerle 17 Aralık süreciyle adeta bir sivil darbeye dönüşmüştür. Türkiye’de Allah’tan korkmayanlar Twitter gibi sosyal alanlardan korkar hale gelmiştir. Meselesini millet önünde paylaşması gerekenler, bugün kalabalıklardan korkar hale gelmiştir. Tabi ömrünü tamamlamış bu iktidarın Türkiye’ye çok daha fazla bir şey verebilmek imkanı yoktur. O nedenle bu milletin kudret kapasitesine uygun bir şekilde, araçları ortaya koyarak hem kendi içinde hem de coğrafyasında mazlumların da sesi olacaktır bu memleketin de gür sesi olarak en yakın zamanda Demokratlar olarak bizler getirmekle yükümlüyüz. Sistemi işlemez hale getirenler bakan çocuklarını hapishanelerden çıkartabilirler. Ama Isparta’dan onlara seslenmek isterim. O çıkarttıkları milletin içine nasıl çıkacaktır, buna cevap vermelilerdir.
ALNIMIZ AK MİLLETİN ÖNÜNDEYİZ
Dünümüzü çalanlara karşı yarınlarımızı çaldırtmamak adına 30 Mart’ta bir adım atıyoruz. ben diyenlere karşı biz diyenler olarak bir adın atıyoruz. Bu eşlikte Türkiye’nin nefes alabilmesi adına sağ duyu hareketinin sahibi olarak demokratların dün olduğu gibi bugün de vazifesini yapacağından eminim. Doğruluğu ispat edilmiş bir çizginin sahipleri olarak dünüyle bugünüyle alnı ak bir şekilde bugün de milletin önündeyiz. Doğru yolda olanların görünmez orduları var dedik. Gün görünmez ordularla buluşma günüdür. Hakiki demokratların üzerine düşen vazife, demokrasiyi konjektürel bir program olarak görüp, yolsuzlukları, usulsüzlükleri perdeleyecek bir enstrümana karşı, bu milletin yitik davasının sahibi olarak sesini yükselteceği gün işte bugündür.
NAMUSLU İNSANLARLA SONUNA KADAR MÜCADELEYE VARIZ
Demokratlar olarak davasının dışında hiçbir kaygı gözetmeden bugün bu zor şartlara rağmen irade ve varlık koymuş, aday olmuş tüm arkadaşlarıma müteşekkirim. Türkiye’de mesele namuslu insanlarla, namussuzların mücadelesidir. O nedenle bizim tarafımız bellidir. Türkiye’de ay yıldızlı bayrağın altına yaşama iradesi koymuş herkesin, hür ve eşit vatandaşlık temelinde bir ülkeyi ete kemiğe büründürmek adına siyasetimizi yürütüyoruz. O nedenle namussuz insanlarla iktidar olacağımıza namuslu insanlarla sonuna kadar mücadeleye varız. Biz sussak mesele kalmayacak. Ama biz sussak, hakikat susmayacak. Biz sussak bu vatan coğrafyasının altında yatan şehitler susmayacak. Onlar adına sesimizi yükseltiyor ve vatanımıza sahip çıkıyoruz.
BELEDİYECİLİĞİ HALK GOYGOYCULUĞU
YAPARCASINA BİR UĞRAŞA DÖNÜŞTÜRDÜLER
Artık belediyelerimizin, belediye başkanlarımızın, belediye ve il genel meclis üyelerimizin görevlerinin ölçeği değişmiştir. Belediyeciliği sadece rant kapısı olarak görüp, 1994 yılından itibaren finanse kaynağı olarak gördükleri bu kirlik siyasetlerini, siyasetin finansmanından başlayarak zehirledikleri bu alanı yeniden düzene koyma adına sosyal belediyecilik anlayışlarını adeta halk goygoyculuğu yaparcasına bir uğraşa dönüştürenlere karşı farklı belediyeciliği Demokrat anlayışıyla buluşturmak zorundayız. Isparta’da Belediye Başkan adaylarımız, Belediye Meclisi ve İl Genel Meclisi üyesi adaylarımızla milletimizin huzurundayız. Milletin makus talihinin yenileceği günlerin yakın olduğunu umut ediyor ve adaylarımıza Isparta’da destek istiyorum.”